İklim Ve Toprak İstekleri: Akdeniz bölgesine ait bir bitki olmasına rağmen soğuklara dayanabilen bir bitkidir. Toprak yönünden fazla seçici değildir. Killi taban arazilerde daha iyi gelişir.
Fidelik Hazırlığı: Kekik tohumları çok küçüktür. Bin dane ağırlığı 0,01-0,03 gr. arasındadır. Doğrudan tarlaya ekilerek üretilme imkanı yok gibidir. Bu nedenle tohumları fideliğe ekip, fide yetiştirme zorunluluğu vardır. Fidelikler tıpkı tütün fidelikleri gibi hazırlanmalıdır. Fidelik boyutları ot alma ve sulama gibi bakım işlerinin kolay yapılabilmesi için 10 x 1m. boyutlarında olmalıdır.
Ekim : İlimizde fideliklere tohum ekimi EKİM ? ARALIK ayları arasında yapılmalıdır. Ekimde m2 ye 1,5 gr. tohum atılmalıdır. Fidelikler 40-50 cm. yükseklikte plastik örtü ile örtülmelidir. Fidelik toprağının tavını kaçırmayacak şekilde 2-3 günde bir sulanmalıdır. Sulama çıkışlardan sonra da devam etmelidir. Tarlaya Dikim : Erken İlkbaharda Mart sonu, Nisan başında fideler, 8-10 cm. olunca fidelikten sökülmeli, tarlaya 45 x 15 cm. aralıkla bekletilmeden dikilmelidir. Dikim karık içine tütün veya sebzede olduğu gibi plantuvar kullanılarak yapılmalıdır. Dikimden hemen sonra can suyu verilmelidir. İyi bir kekik plantasyonu için, özellikle ilk yıl sulama, çapalama ve ot alma gibi bakım işlemlerinin aksatılmadan yapılması gerekmektedir.
İzmir kekiğinde Sonbahar dikimi de yapılabilir. Bu durumda yaz boyunca fideliklerdeki fidelerin bakımına devam edilmeli ve EKİM-KASIM aylarında tarlaya dikilmelidir. Kekik tohumdan başka yarı odunsu çeliklerle de üretilebilir. Çelikle Üretim için çeliklerin alınabileceği nüve kekik plantasyonunun bulunması gerekmektedir. Alınan 15-20 cm. boyundaki yarı odunsu çelikler hazırlanan tarlaya 45x15 cm. aralıklarla dikilmelidir.
Gübreleme : Dikimden önce dekara 6 Kg. P2O5, 6 Kg. K2O saf olarak verilebilir. Azot üzerindeki çalışmalar devam etmektedir. Denemelerde Azotun yarısı ekimden önce, yarısı birinci hasattan sonra olmak üzere 6-12 Kg./da. olarak verilmesi önerilmektedir.
Hasat : Gerek çelikle, gerekse fide ile üretimde ilk yıl tesis yılı olarak düşünüldüğü için ürün beklenmese de iyi gelişmiş bir kekik tesisinde bir biçim uygulanabilir. Kekikte en uygun biçim zamanı çiçeklenmeye başladığı dönemdedir. Hasat, bitkinin dallarını koparma şeklinde değil bıçakla keserek yapılmalıdır. Biçim yüksekliği 15 cm. civarında olmalı ve kökler zarar görmemelidir. Hasattan sonra sulama ve ot alma gibi bakım işlemleri hemen yapılmalıdır. 2. yıldan itibaren iyi gelişmiş ve sulama imkanı olan kekik plantasyonundan 2-3 biçim alınabilir. Her hasattan sonra sulama ve bakım işlemleri aksatılmadan yapılmalıdır.
Kurutma : Hasat edilen kekikler tarladan hemen toplanmalı, temiz ve gölge bir yere taşınmalı, kurutulmak üzere serilmelidir. İyi bir kurutma için serme kalınlığı 20 cm.yi geçmemelidir. Kekik dalları sık sık alt üst edilerek havalandırılmalı, kızışma ve dolayısı ile renk kararmasına meydan verilmemelidir. Uygun koşullarda kurutulmuş kekikler dövülerek yaprakları saplarından ayrılır, yapraklar çuvallanarak pazarlanıncaya kadar serin ve kuru bir yerde muhafaza edilmelidir.
3-ADAÇAYI VE YETİŞTİRİCİLİĞİ
4-GULUTENSİZ YİYECEK YETİŞTİRİCİLİĞİ
A- KARABUĞDAY VE ARICILIK
B-TEFF YETİŞTİRİCİLİĞİ
Teff Tohumu Nedir?
B-TEFF YETİŞTİRİCİLİĞİ
Teff Tohumu Nedir?
Kinoa bitkisinin aksine teff tahıl grupları içerisinde yer almaktadır. Bu bakımdan teff bitkisi aslında dünyanın en küçük tahıl tanesidir.
Kahverengi, beyaz ve kırmızı olmak üzere 3 çeşidi bulunan teff bitkisi senede bir defa ekilmektedir. Dünya’da en çok Etiyopya’nın belirli kesimlerinden yetişen teff bitkisi ayrıca Mısır, Avustralya, Birleşik Devletler ve Kanada ülkelerinde de yetiştirilmektedir.
Türk damak tadına fazla yabancı olmayan teff bitkisinin tadı çoğunlukla ceviz ve fındığa benzetilmektedir. Aynı zamanda birçok ünlünün kullandığı bir üründür.
Teff, Etiyopya kökenli ufak taneli bir bitkidir. Toprak suya doygun olsun olmasın, yüksek bir rakımda bulunsun bulunmasın teff, kolaylıkla yetişebilir. Bu sıralar Hindistan ve Avustralya’da da yetiştirilen teff, Amerika’nın da ilgisini çekmeye başladı. Herkesin aklında aynı soru var; acaba teff, kinoanın tahtına ortak mı olacak?
Teff bitkisi düşük yükseltilerden, yüksek dağlık alanlara kadar yetiştirilebilen bir tahıldır.
Teff yazlık bir bitki olup, adaptasyon kabiliyeti çok yüksektir. Bakımı çok kolaydır.
Teff her türlü toprağa uyum sağlaması ile ünlüdür.
Teff kuraklık ve aşırı yağışlara dayanıklı bir bitkidir.
Ülkemizde bahar aylarında gece donları sona erdikten sonra, toprak sıcaklığı ortalama 15 dereceyi bulduğu zaman, ekimi uygundur.
Teff çok kısa sürede, 90 gün içinde, hasat edilir ve bu özelliği ile ikinci ürün olarak çok avantajlıdır.
Teff dekar başına kazancı oldukça yüksek, üretim maliyetleri düşüktür alternatif bir tarla bitkisidir.
Teff bitkisinin gübreleme maliyetleri de düşüktür. Dekar başına 5 Kg Azot ve Fosfor uygulamması yeterli olabilmektedir. Diğer hububatlarda kullanılan herbisitlerden bazıları teff tarımında çok rahat kullanılabilmektedir.
Teff aynı zamanda iyi bir yem bitkisidir. Yem değerlerinin yüksek olması ve 40-45 gün içinde yem bitkisi olarak biçilebilmesi çiftçilere büyük avantaj sağlamaktadır.
5-KUŞBURNU YETİŞTİRİCİLİĞİ
6-KOCA YEMİŞ DAĞ ÇİLEĞİ ÜRETİMİ
7-Mantar çeşitleri Ve Kuzu Göbeği Üretimi
8-KİNOA BİTKİSİ
KİNOA NEDİR?
KİNOA
2013 yılı Birleşmiş Milletler tarafından Uluslararası Kinoa Yılı olarak ilan edilmesinin ardından Dünya'da kinoa talebi ve tüketimi oldukça arttı.
Kinoa, dünyada piyasası ve borsası olan, ülkemizde de tüketimi hızla artan, fakat henüz ithal edilen, buğday, pirinç, baklagil gibi ürünlerden çok daha fazla getirisi olabilecek, yıldızı hızla parlayan, çiftçilerimize yeni bir fırsat sağlayacak, satış problemi olmayan, kazançlı bir alternatif tarla bitkisidir.
Kinoa müthiş bir adaptasyon kabiliyetine sahiptir. Kinoa özellikle kuraklık, tuzluluk, yüksek taban suyu gibi olumsuz tarımsal şartlara dayanıklılık göstermekte ve bu şartlarda rahatlıkla tarımı yapılabilmektedir.
Ülkemizde tarımı yeni başlamıştır. Ülkemiz çiftçileri için, tarımsal kazanç olarak da diğer tahıllara göre yeni ve mükemmel bir alternatiftir.
am protein içerir.Tam protein tüm amino asitlerin yeterli miktarda bulunduğu besin kaynakları için kullanılan bir ifadedir. Kinoa da tam proteinli bir besindir.
Kinoa GDO içermez, glütensizdir ve çoğunlukla organik olarak üretilir. Teknik olarak tahıl olmasa da, "tam tahıllı" bir besin olarak geçer.
İşte 185 gram pişmiş kinoanın besin değerleri (gram veya tavsiye edilen günlük tüketimin yüzdesi olarak belirtilmiştir): Protein: 8 gram Lif: 5 gram
Manganez: tavsiye edilen günlük miktarın %58'i
Magnezyum: tavsiye edilen günlük miktarın %30'u
Fosfor: tavsiye edilen günlük miktarın %28'i
Folat: tavsiye edilen günlük miktarın %19'u
Bakır: tavsiye edilen günlük miktarın %18'i
Demir: tavsiye edilen günlük miktarın %15'i
Çinko: tavsiye edilen günlük miktarın %13'ü
Potasyum: tavsiye edilen günlük miktarın %9'u
B1, B2 ve B6 vitaminlerinden de günlük önerilen ihtiyacın %10'undan fazlasını içerir.
Az miktarda kalsiyum, B3 ve E vitamini içerir.
Bununla beraber 222 kalori, 39 gram karbonhidrat ve 4 gram yağ içerir. Ayrıca içinde Omega-3 yağ asidi de bulunmaktadır.
Bununla beraber 222 kalori, 39 gram karbonhidrat ve 4 gram yağ içerir. Ayrıca içinde Omega-3 yağ asidi de bulunmaktadır.
Kilo korumaya ve zayıflamaya yardım eder. Kinoa tam protein olması sebebiyle insanı uzun süre tok tutar. Lif oranı yüksek olması sebebiyle de diyet yapanlar tercih edebilir. Ayrıca HDL (iyi kolestrol) oranını sabir tutarken total kolestrolü düşürür.
Sindirimi kolaylaştırır. Kilo yüksek lif oranına sahip olduğu için sindirimde oldukça etkindir.
Demir minerali yüksektir. Kinoanın anemi hastalarının beslenme ritünlerine eklenmesi önerilir.
B2 vitamini içerir. Antioksidan özelliğinin bulunmasının yanı sıra, sağlıklı sinir sistemi için elzemdir.
Magnezyum minerali yüksektir. Magnezyım minerali sinir sisteminin aşırı duyarlılığını azaltır ve böylece ağrıları dindirir. Kronik ağrı çeken migren hastaları için oldukça faydalıdır.
Manganez minerali yüksektir. Vücudun protein sentezleyip enerji üretmesinde etkilidir. Kemik ve sinir fonksiyonlarının gelişiminde görev alır. ,
Glütensizdir Kinoada glüten bulunmaz. Glüten buğday gibi tahıllarda bulunan bir tür proteindir. Esasen yararlıdır ama çölyak hastalığı olanlar için tehlike arz eder. Çünkü çölyak hastalığı ince bağırsağın glütene karşı kronik alerjisidir. Ayrıca kinoa glütensiz beslenmeyi tercih edenlerin rahatlıkla tüketebileceği bir besindir.
Kinoayı pirinç ve bulgurla yaptığınız tüm yemeklerde ve hamur işlerinde kullanabilirsiniz. Ayrıca salatala ve soğuk yemeklerinize ekleyebilir ve kahvaltıda müslilere katabilirsiniz.
Yalnız kinoayı pişirmeden önce kabuklarını temizleyin. Acı tadının gitmesi için de suda bekletmekte fayda var.
9-CHİO BİTKİSİ
Chia tohumları daha çok Meksika ve Guatemala’da yetiştirilir. Latincesi Salvia hispanica olan chia tohumlarının faydaları arasında zayıflamaya olan etkisi, sindirim sistemini rahatlaması ve kemikleri güçlendirmesi sayılabilir. Aynı zamanda birçok vitamin ve mineral içermesi sebebiyle de chia tohumları oldukça faydalıdır. Güney Amerikalıların da sıkça tükettiği bu bitki aslında bir çöl bitkisidir. Çiya tohumu olarak da adlandırılır.
CHİA TOHUMUNUN FAYDALARI NELERDİR?
·A, B, D ve E vitaminlerini içerir. Aynı zamanda demir, iyot, magnezyum, kükürt, manganez gibi mineraller ile linoleik asit ihtiva eder.
·Lif içeriği yüksek bir bitkidir. Bu nedenle doğal kan şekerini dengeleyici özelliği vardır.
·Lif oranının yüksek olması sebebiyle sindirim sistemini de rahatlatır. Bağırsak yapısına fayda sağlar ve kolay dışkılamaya yardım eder. Bağırsaklarda bulunan probiyotik bakterilerin büyümesini destekler.
·Kan basıncını düşürücü ve kolesterolü dengeleyici etkisi vardır.
·Kolesterolü dengelemesi, kan basıncını düşürmesi sebebiyle kalbi korur. Kalp krizi geçirme riskini azaltır.
·Kan şekerini dengeleyerek diyabete karşı koruma sağlaması da chia tohumu faydaları arasındadır. Şeker hastalığına karşı kullanılabilir.
·Omega 3 yağ asitleri, alfa lineik asit bakımından zengindir. Yapılan araştırmalara göre, kanser hücrelerinin büyümesini sınırlandırdığı ortaya çıkmıştır. Özellikle meme kanseri ve rahim ağzı kanserine karşı koruma sağlar.
·Mükemmel bir protein kaynağıdır.
·Performans arttırıcı ve enerji verici özelliği vardır.
·İçeriğindeki omega 3 sayesinde beyni korur.
CHİA TOHUMU İLE ZAYIFLAYIN!
Protein içeriği sebebiyle günlük protein ihtiyacını karşılar. Aynı zamanda omega 3 içermesi sebebiyle de çokça tercih edilir. Balık ve et tüketmeyen kişiler için de balık ve et ürünlerinin yerini tutarak vücudun protein, omega3 yağ asidi ve bazı vitaminlerini karşılar. Aynı zamanda tok tutucu özelliği vardır. Acıkmayı önler. Bu nedenle chia tohumu tüketen kişilerin zayıflaması daha kolay olur.
Besin Değerleri
Chia
Porsiyon Miktarı: 100 g
Kalori (kcal) 486
Toplam yağ 31 g
Trans yağ 0,1 g
Kolesterol 0 mg
Sodyum 16 mg
Potasyum 407 mg
Karbonhidrat 42 g
Diyet Lifi 34 g
Protein 17 g
A Vitamini
54 IU
C Vitamini
1,6 mg
Kalsiyum
631 mg
Demir
7,7 mg
B12 vitamini
0 µg
Magnezyum
335 m
Chia tohumları daha çok Meksika ve Guatemala’da yetiştirilir. Latincesi Salvia hispanica olan chia tohumlarının faydaları arasında zayıflamaya olan etkisi, sindirim sistemini rahatlaması ve kemikleri güçlendirmesi sayılabilir. Aynı zamanda birçok vitamin ve mineral içermesi sebebiyle de chia tohumları oldukça faydalıdır. Güney Amerikalıların da sıkça tükettiği bu bitki aslında bir çöl bitkisidir. Çiya tohumu olarak da adlandırılır.
ÇİYA TOHUMU KEMİK SAĞLIĞINI KORUR!
Chia tohumları günlük kalsiyum ihtiyacının %18’ini karşılar. Kalsiyum kemik sağlığını, kemik gücünü ve kütlesini korumak için gereklidir. Kalsiyumun yanında bor, magnezyum, fosfor ve manganez de kemik ve kasları güçlendirir. Kemiklerin yanında diş yapısını ve diş sağlığını da korur. A vitamini, çinko, kalsiyum ve fosfor içeriği nedeniyle dişleri korur. Çiya tohumu, dişlerin üzerindeki tartarı ve dolayısıyla ağız kokusunu engeller. Çiya tohumunun antibakteriyel etkisi vardır.
CHİA TOHUMU NASIL KULLANILIR?
Chia tohumunun günlük tüketilme miktarı 1-2 yemek kaşığı kadardır. Süt, yoğurt yada mısır gevreklerinin içine karıştırılarak tüketilebileceği gibi kahvaltıdan sonra da tüketilebilir. Kahvaltılardan sonra bir bardak suya 1 yemek kaşığı atarak yarım saat bekletin. Daha sonra bu şekilde içebilirsiniz.
CHİA TOHUMUNUN ZARARLARI VE YAN ETKİLERİ NELERDİR?
·Düzenli olarak kronik bir rahatsızlığınız varsa ve ilaç kullanıyorsanız mutlaka doktorunuza danışarak tüketmelisiniz. Çünkü chia tohumu bazı ilaçlarla etkileşime girebilir.
·Bazı kişilerde alerjik reaksiyona neden olabilir. Bulantı, kusma, boğazda şişkinlik, deride dökülmeler görülebilir.
·Kadınlar gebelik dönemlerinde chia tohumu tüketmemelidir. Hamilelik döneminde tüketilmesi tavsiye edilmez.
·Bağırsaklarda aşırı gaz oluşumu, şişkinlik oluşturabilir.
·Aşırı tüketmemeye dikkat edin. Aşırı tüketimi bağımlılık yaratabilir.
10-KANTARON Ve KANTARON YAĞI
Doğada bulunan en mucizevi bitkilerden birisi de kantarondur. Birçok rahatsızlığa iyi gelen kantaron yağı evlerde mutlaka bulunması gereken bitkilerden birisidir. Hemen hemen her yerde yetişen kantaron bitkisinden elde edilen yağ birçok hastalığın tedavisinde kullanılabilecek en etkili ilaçlardan birisidir. Kantaron yağını hazır olarak alabileceğiniz gibi kendiniz evde de bu yağı yapabilirsiniz. Kantaron yağını alırken doğal olarak yapılmış olmasına özen gösterin. Peki evlerde mutlaka bulunması gereken kantaron yağının faydaları ve kantaron yağı neye iyi gelir sizlere açıklayalım.
Kantaron yağının faydaları
Kantaron yağı doğal bir antiseptik özelliğine sahiptir. Buda kantaronun mikropları öldürmesine yardımcı olur.
İltihap önleyici özelliği bulunan kantaronun yara üzerine sürülmesi ile iltihap oluşumu önlenir. Ayrıca hücre yenilemesi özelliği ile de yaraların kısa sürede kapanmasını sağlar. Bal ile birlikte yaraya sürülen kantaron yağı antibiyotik görevi görerek yaranın iltihaplanmasını önler.
Yanıklarda da kantaron yağı kullanılmaktadır. Acının azaltılmasını sağlarken yanık izlerinin geçmesine de yardımcı olur. Yanık yerlerinde oluşan yaraların kapanmasını sağlarken bu alanlarda iltihap oluşmasını da önler.
Damarların büzülmesini sağlayarak kanamaların durdurulmasına yardımcı olur. Açık yaralarda yara üzerine sürülebildiği gibi iç kanamalarında bir tatlı kaşığı içilerek damar büzücü özelliğinden faydalanılıp kanama durdurulabilir.
Güneş nedeni ile oluşan yanıklarda yanık üzerine sürülen kantaron yağı ile ağrı azaltılabilir ve yanık izleri ortadan kaldırılabilir.
Kantaron yağı sivilce ve akne gibi birçok cilt sorunun çözümünde de oldukça etkilidir. Antiseptik özelliği ile sivilcelerin kurutulmasını sağlarken hücre yenilenmesine de yardımcı olarak cildin pürüzsüzleşmesini ve daha güzel görünmesini sağlar.
Melanin kaybı ile ciltte oluşan renk tonu farklılıkları cilde düzenli olarak uygulanan kantaron yağı ile ortadan kaldırılabilir.
Bebeklerde yaşanan pişik sorunlarının ortadan kalkmasında da kantaron yağı etkilidir. Bebek cildi hassas olduğu için kantaron yağı su ile karıştırılıp cilde uygulanmalıdır.
Kantaron yağının cilde olan en büyük faydalarından birisi ise cildi yenilemesi ve ciltteki deformasyonları önlemesidir.
Romatizma, sırt ağrısı, siyatik gibi eklem ve kas rahatsızlıklarında masaj yapılarak uygulanan kantaron yağı ağrıların azaltılmasında etkilidir. Kantaron yağının içerisine kekik ve ardıç yağı da eklenirse ağrı kesici özelliği arttırılabilir ve kısa sürede ağrılar geçer.
Bebeklerde yaşanan karın ağrılarında karın bölgesine kantaron yağı ile yapılan masaj ağrıyı ortadan kaldırabilir.
Gut hastalığının tedavisinde kullanılabilir.
Geceleri idrar kaçırma sorunu olan çocuklarda tedavi için kullanılabilir.
Kantaron yağı ishale iyi gelir.
Virüslerden ve bakterilerden kaynaklanan hastalıkların iyileştirilmesini sağlar.
İçerisinde bulunan hiperisinin HIV virüsü dahil birçok virüsün ortadan kaldırılmasını sağlar.
Geceleri yatmadan önce tüketilen kantaron çayı ile melatonin salgısı arttırılarak uyku sorunu ortadan kaldırılabilir.
Menopoz döneminde yaşanan ruhsal sorunlarda kantaron çayı tüketilerek sakinleştirici özelliğinden faydalanılabilir.
Alkol, sigara ve nikotin bağımlılıkların tedavisinde kantaron çayı kullanılır.
Sakinleştirici özelliği bulunan kantaronu düşük ya da orta şiddetli depresyon yaşayan kişiler kullanabilirler.
Kan şekerinin düşürülmesinde dahilen kullanılabilen kantaron yağını her gün bir çay kaşığı düzenli olarak tüketebilirsiniz.
İç ve dış varis tedavisinde dahilen kullanılabilir.
Kışın ve yazın ayaklarını ısıtamayanlar kantaron yağını bir çay kaşığı tüketerek ayakların ısınması sağlayabilirler.
Vücudunda et beni olanlar kantaron yağını et beni üzerinde düzenli olarak 2-3 ay boyunca kullanıp et benlerini kurutabilirler.
Ülser ve diğer mide sorunlarını hafifletmek için kantaron yağı yine bir çay kaşığı içilerek tüketilebilir.
Egzama ve kaşıntı gibi cilt sorunları için kantaron yağı masaj yapılarak uygulandığında rahatlama sağlanabilir.
Kantaron yağını kullanırken dikkat edilmesi gerekenler ise şunlardır
Kantaron yağı vücut için oldukça faydalı olsa da yanlış kullanımı birçok sağlık sorununa yol açabilir. Yağı kullanmak isteyenler mutlaka aşağıdaki önerileri dikkate alarak bu yağı kullanmalıdırlar.
Hamile ve emzirme döneminde olan bayanların kantaron yağını kullanması önerilmez.
Antidepresan ilaç kullananların kantaron yağını kullanmaması gerekir. Doktor tavsiyesi dışında bu ilaçlar ile birlikte kullanılmamalıdır.
Kan basıncını etkilediği için yüksek tansiyona neden olabilir. Bu nedenle tansiyon sorunu olanlar dikkatli kullanmalıdır.
Kantaron yağı alerjik komplikasyonlara neden olabilir. Bu nedenle cildi hassas olanlar yağı kullanırken dikkat etmelidirler.
Bebeklerde kantaron yağı kullanmadan önce doktora sormak ve doktor tavsiyesi ile kullanmak gerekir. Bunun yanında bebeklerde kullanılırken yağı su ile inceltip kullanmak gerekir.
Yetişkin kişiler, kantaron yağını hangi amaç için kullanırlarsa kullansınlar günde bir tatlı kaşığından fazla tüketmemeliler. Özellikle düzenli ilaç kullananlar doktora danışmadan kantaron yağını kullanmamalıdır.
Kantaron yağı kullanımında herhangi bir yan etki görüldüğünde kullanımı bırakılmalıdır.
Bazı hastalıklar ile birlikte kantaron yağı kullanıldığında çeşitli sindirim sistemi problemleri yaşanması muhtemeldir.
TROPİKAL BİTKİLER AĞAÇLAR MANGO AVAGADO MUZ Mango faydası ve kullanım kapsamı oldukça geniş bir meyve olmasının yanı sıra, lif ve C vitamini açısından oldukça zengin bir meyvedir. Saç ve cilt güzelliğinde doğal bir maske özelliğinde kullanılırken, birçok kozmetik ürünü
MARMARA ADASI ÖZEL AĞAÇLANDIRMA, ARICILIK,HAYVANCILIK 2015 YILI BAŞLANGICINDA AĞAÇLANDIRMA SAHASININ İÇERİSİNE Nebi Baysal ile 50nADET ARI ALDIKLARINI, ORGANİK ARICILIK YAPILACAĞINI BUNUN İÇİN ARI SERTİFİKASI OLAN FEHMİ KiLIÇ'ı İŞE ALDIKLARINI,ÇALIŞANLARIMIZ SÖYLEMİŞTİR.
LiMON, LAVANTA, KEKİK,KARABUĞDAY, TEFF, KİNOA, CHİA,, GOJİ BERRY Ercan Çelik Marmara Adası Ağaçlandırma Projesi Yeniden Toprak işlemesi, teraslama,ara yollar bakımı sulaması ot ve bakım budama ve bir ağaca numara vererek veri tabanı hazırlayıp Organik Tıbbi bitkiler yetiştirilmeli.....