SENTURK

  Değerli Kardeşlerim, Okuyucularımız,
Leke, şiiri Bizlerin Gençlik yıllarından bu yana Çoğu kere ezbere okunan bilinen ama yazarının ve hikayesinin ne olduğu bilinmeyen Bir Şiirdir. Bende Yeni Öğrendim, Şairin ailesini Tanıyan Sefa Kukul arkadaşımız yayınladı.
leke şiirinin yazım yılı 1970
Yazılış saebebi : 7. ülkücü şehit Yusuf İMAMOĞLU HATIRASINA yazılmıştır.
Yayınlandığı ilk yayın organı : "Bizim ANADOLU" gazetesi...2. yayın organı :
İstanbul, ÇApa yükseköğretmenlilerin "SON KALE " dergisi,
Ve şiirin şairi : Küçükhaliloğlu Mustafa ÖZTÜRK.

Bu vesileyle Bütün Ülkücü şehitleri ve vatanı bayrağı milleti için şehit olanları Rahmetle minnetle anıyorum.Ruhları şad olsun.
LEKE
Namus lekesi değil alnımda gördüğünüz,
Vurulmuşum, vurulmuş düşmüşüm güpe gündüz.
Şakağımdaki kansa, o benim gülüşümdür,
Namert sürünmektense, erkekçe ölüşümdür.

Şaşırmayın, korkmayın, ürkmeyin ey yiğitler,
Bakın etrafımızı nasıl sarıyor hain itler!
Zaten faydası yoktur korkaklığın ecele,
Yaşamak hakkın lakin istiklalinle bile.

İhtirama zaman yok, merasime ne hacet?
Size düşen daha çok vazifeler var. Evet...
Evet!. Böyle sürerse bu eşkiya kanunu,
Müebbet felakettir milletimin sonu.
Size selâm gönderdi kırk yiğidiyle Kürşad
Sizden haber bekliyor yüz milyon; imdat! imdat!

Hala tevekkülde mi kararlısın yoksa?
Sükut neyi halleder, yaran oyuk oyuksa?
Tevekkül Allah'adır zillete katlanılmaz!
Ya hayat ya ölüm! Bunun ötesi olmaz.

Namus lekesi değil alnımdaki bu leke,
Asırlardır karşıma çıkmazken tek teke
Önümüzde dalkavukluk, meddahlık edenleri,
Şimdi iyi tanı, gör neymiş hünerleri...

Mütefekkirler echel, realistler yalancı,
Hayret! Dünkü yabancı, bugün bu handa hancı...
Dağdan bağa inenler, yoluma kül döküyor
Benim ayak izlerim taşralı gözüküyor

Farkına yeni vardım, suçluymuşum ben meğer
Otağımda cellatlar... Kaçmak!. Bu neye değer!
Ne papyon kravatlı, ne rugan papuçluyum
Halisane Türk'üm ben, onun için suçluyum.
Suçluyum, hainleri gözlerinden tanırım ben.

Bir intizar dinlerim şu toprağın kalbinden.
O ses der ki: -Ey oğul, yazıklar olsun sana!
Mezarımı kirleten, şu mahluka baksana!
Baktım gafiller düşmüş hainlerin peşine

Dedim bozkurtların yurdunda, çakalların işi ne?
Fırlamışım yayımdan, ok hedefi mutlaka bulur
Son kale, son akında, ancak böyle kurtulur.

Namus lekesi değil, kurşun yarasıdır bu.
Asrın adaletine, bir yüz karasıdır bu!
Adi cinayetlerle küllenir asıl yara
Can yakar, göz yaşarır, alır yürür bu sara

Sokaktan okullara, okuldan minareye
Bu kıvılcım saçarken bekçiler uyur, niye?
Kimdir bu uyanıklar, niçin uyur uyuyan?
Beş kıt'a birbirine dokunur zaman zaman

Bayraklar indirilir, paçavralar sallanır
İşte bu kızıl itler, bu sayede yollanır.
İnsan denmez bir avuç yal için sürünene
İnsan denmez sesimden ürküp, dev görünene

İnsan denmez iltifat, iltizam edenlere
İnsan denmez yenilen ve önde gidenlere
İnsan denmez gözyaşı döküp, ter dökmeyene
İnsan denmez hedefi görüp diz çökmeyene

Ben şüheda nesliyim, başkaya varmaz dilim
Belki mağdurum ama, asla meyus değilim.
Gökbayrak Albayrağa bir gün çizerken ufuk
O büyük kurtuluşa yürürken çoluk çocuk

Bu nefes bu bedeni terkedip de gitsede
Ruhum at koşturacak, o büyük hengamede.
Namus lekesi değil, artık bilinmeli bu!
Asıl leke bellidir, kökten silinmeli bu!

Bu isyan cinnet gibi, bir günkü kâbus gibi
Karşımda tomsonlular, yunan gibi rus gibi
Ey gönüllü bayraktar, ey devşirme dölleri!
İleri, biraz daha, biraz daha ileri.

İhanet oyununda, peşrev çekenler bu kez
Bilsinler ki bu toprak, hainleri hiç sevmez!
Bugün sabreyleyenler, bir gün bezecekler
Tutup başlarını, taşlarla ezecekler.

Atalarımız bize, böyle ferman buyurdu
Ey ecdat sevgisiyle taşan kahraman ordu
Bu hakimler bu hakimler hükmünü veremez bu celsenin
Hazır olun Bozkurtlar! Hüküm sırası sizin
Mustafa Öztürk
leke şiirinin yazım yılı 1970
Yazılış saebebi : 7. ülkücü şehit Yusuf İMAMOĞLU HATIRASINA yazılmıştır.
Yayınlandığı ilk yayın organı : "Bizim ANADOLU" gazetesi...2. yayın organı :
İstanbul, ÇApa yükseköğretmenlilerin "SON KALE " dergisi,
Ve şiirin şairi : Küçükhaliloğlu Mustafa ÖZTÜRK

Sefa Kukul

Ercan Çelik ağabeyim Bugün Yusuf İmamoğlu'nun şehadet günüdür. 08.06.1970. İstanbul edb.fak.içinde vurulmuştur.samimi arkadaşı Mustafa Öztürk'ün Yusuf İmamoğlu için yazdığı LEKE ŞİİRİ hafızalarımızdadır.

Şehidimizin ölüm yildönümünde bu güzel şiiri kaleme alan Mustafa Öztürk'ün çocuklari ile Ankara'daki işyerlerinde duygu dolu bir görüşme gerçekleştirdim.

Sevgili arkadaşlar.  leke şiiri yazarı Mustafa Öztürk'ün 3 çocuğu vardır.2 erkek 1 kız.

Büyük olan kız ile ortanca çocuk avukattır. Küçük kardeşleri de ab projeleri üzerine çalışmaktadır.3ü birlikte Ankara'da bir büroda çalışmaktadırlar. Anneleri de onlarla beraber Ankara'dadır.

Baba Mustafa Öztürk 19.04.1991 de vefat ettiğinde kız 12,ortanca 9,küçük de 4 yaşlarındadırlar.baba Giresun Eğitim Enstitüsü Müdür Yardımcısı olarak çalışırken rahmetli olmuştur.

Bitlis,Ladik Öğretmen Okulu,Giresun Eğitim Enstitüsünde çalışmıştır.

Çok öğrenci yetiştirmiştir.eşi ev hanımıdır. Variyeti yoktur.tek maaşlı biridir.ama cenazesinden bir iki ay sonra iki öğrenci gelir.fakirdirler.aileye Mustafa Hoca bize burs veriyordu derler. Çok kitabı vardır

40 yaşından sonra doktora yapmaya başlamış ve Ahmet Hamdi Tanpınar hakkında Tanpınar'ın edebiyat anlayışı konusunda el yazısı ile tez kitabı yazmıştır .Bu kitap basıma hazır haldedir.Bu eser A.H.Tanpınar hakkında yazılan ilk eserdir.

Giresun'un Doğankent ilçesinin Ataköy Köyündendir. Köyünden dönerken geçirdiği trafik kazasında hayatını kaybetmiştir. Mezarı köyündedir.

İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi mezunudur .Rahmetli şehidimiz Yusuf İmamoğlu ile aynı okuldandır.Çok samimi arkadaşlıkları olmuştur.Mustafa Öztürk samimi arkadaşı Yusuf İmamoğlu'nun şehadeti üzerine LEKE şiirini yazmıştır.

Çoçuklar babalarının trafik kazası sonucu ölümü sırasında çok küçük olduklarından merhumun gerek kitapları,gerek el yazması şiirlerinin bir çoğu zayi olmuştur..

Dosyalar,el yazmaları,eski türkçe kitaplar ve birçok belge ile şiirlerinden kalanlar Giresun'daki evlerinde muhafa edilmektedir.

Yakın bir tarihde çocuklari Giresun'a gidecek ve onları getirerek değerlendirilmesini sağlayacaklardır. Kızı Neslihan,oğlu Bahadır,oğlu Murat anneleri adına da gösterilen ilgi nedeniyle şükranlarını sunmaktadırlar

Ben bir cadde,sokak veya köprüye isminin verilmesi için belediyeye,okula,yurt binası veya kütüphaneye isminin verilmesi için milli eğitime müracaat edeceğim.Ayrıca ölüm yildönümlerinde unutulmaması ve adının yaşatılması için mhp ve ülkü ocaklarına müracaat edeceğim.

Allah her ikisine de rahmet eylesin .Mekanları cennet olsun.

  Yayınlanmış ve yayınlanmamış bir çok şiiri vardır. Ruhu şad mekanı cennet olsun.